Haber

Kürt dünyasında geçen hafta: Suikast iddiası ve petrol anlaşması çatlağı derinleştirdi

Irak Kürdistan Bölgesi (IKB) ile Irak merkezi hükümeti arasında 2005 yılında başlayan enerji çekişmesi, 2014 yılından itibaren Erbil’in Bağdat’tan bağımsız olarak Türkiye üzerinden dünya elektrik piyasasına “ham petrol” ihraç etmesiyle doruk noktasına ulaştı. .

Irak Başbakanı Muhammed Şii el-Sudani ile İKB Başbakanı Mesrur ​​Barzani’nin 4 Nisan’da başkent Bağdat’ta imzaladığı “petrol ve gaz” anlaşmasıyla taraflar arasında 18 yıldır süren tartışma “geçici olarak” sona erdi.

Mesut Barzani liderliğindeki Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) önderliğinde Bağdat ile imzalanan “Petrol Anlaşması”, İKB’nin ikinci partisi olan Kürdistan Yurtsever Partisi (KYB) ve diğer muhalif medya tarafından sert eleştiriler aldı.

KDP’ye yakın basın kuruluşları anlaşmayı “zafer” olarak vurgularken, KYB ve muhalif medya “hatalardan dönmek ve ders almak” olarak nitelendirdi.

KYB’nin resmi haber ajansı KYB Medyası, İKB Hükümeti Başbakan Yardımcısı Kubat Talabani ve diğer yetkililerin anlaşmaya yönelik sert eleştirilerine geniş yer verdi.

KDP’nin anlaşmayı siyasi bir zafere dönüştürmesine tepki gösteren Talabani, “Şimdi şampiyonluğumuzu öne çıkarmanın zamanı değil. Geçmişte yaptığımız hataları kabul etmenin zamanı geldi” dedi.

KYB’ye yakınlığıyla biliniyor Rachlaken HaberleriKYB Milletvekili Loqman Werdi’nin manşetten yaptığı açıklamada, “Petrol anlaşmasından sonra Kürdistan hükümeti resmen Kürdistan halkından özür dilemeli ve tazminat ödemelidir.”

Muhalefet cephesinde Ali Bapir liderliğindeki muhafazakar İslami parti “Irak Kürdistan Adalet Cemiyeti”nin (Komel) de kendi resmi yayın organı var. peyam tvKDP’ye ve petrol anlaşmasına yüklendi.

İKB Meclis Başkanvekili Ömer Gülpi, “9 yıldır uygulanan ‘bağımsız ekonomi’ modeli değildi. Ancak bedelini halkın ödediği bir yıkım politikasıydı” diye eleştirdi.

Yine İKB’de hükümet ortağı olmasına rağmen muhalif bir çizgiye sahip olan Goran (Değişim) Hareketi de resmi medyası aracılığıyla KDP’nin petrol politikasını ve Bağdat anlaşmasını eleştirdi.

‘Neredeyse ÇÖKÜŞ HEDİYESİNE GETİRİLDİ’

Süleymaniye merkezli ve bağımsız Xendan Haber sitesinde ayrıca anlaşmayla ilgili olarak köşe yazarı Süleyman Abdullah Yunus’un “Zor yoldan git, bu düzlük” başlıklı bir yazısı da yayınlandı. Yunus, yazısında KDP’yi geç hareket etmekle eleştirerek, son anda atılan adımın doğru olduğunu belirtti. Yunus, yazısında şu ifadelere yer verdi:

“Bağımsız ekonominin gerekçesi ne olursa olsun başarılı olamadı. Bizi bağımsızlığa götürmek yerine adeta çöküşün eşiğine getirdi. İyinin mi kötünün nerede olduğunu ancak Allah bilir. Irak Federal Hükümeti’nin kararı bu yüzden. Mahkemesi ve Paris Tahkim Mahkemesi elimize kelepçe takmak yerine güzel bir anlaşmaya varılmasına yol açtı.

Süleymaniye merkezli web sitesi de IKB’de Westga HaberleriKDP’nin petrol politikasına yönelik sert eleştirilerle “anlaşma”yı da haber yaptı. Westa Haberleri, Irak Parlamentosu’nda muhalefet cephesinde yer alan Yeni Nesil Hareketi Milletvekili Sirwan Abdulwahid’in sözlerine yer verdi.

İKB’de KDP’ye karşı güçlü bir muhalefet cephesi ve dil birliğinin oluşturulması gerektiğinin altını çizen Abdulvahid, “Biz her zaman en iyi seçeneğin Bağdat’la anlaşma olduğunu söyledik. Ancak bu kez anlaşma bölgeye dayatıldı ( Erbil) Bölgenin tüm petrolü Bağdat’a devredildi, “Bağdat’ın onayı olmadan petrol satamaz” dedi.

‘ANLAŞMA KÜRDİSTAN KAMUOYUNU BÖLÜNDÜ’

Shasiwar Abdulvahid liderliğindeki Yeni Nesil Harekete yakınlığıyla biliniyor. NRT TVErbil-Bağdat petrol anlaşmasına mensup gazeteci Aso Hacı’nın internet sitesinde “Anlaşma: Gurur ve Utanç” başlıklı bir yazı yayınlandı.

Hacı, yazısında şunları kaydetti:

Mesrur ​​Barzani ile Muhammed Şii el-Sudani arasında petrolün nasıl satılacağına dair anlaşma Kürdistan kamuoyunu ikiye böldü.

Değişmez değerler ilkelerini ve Kürt yaşam tarzını takip edenler ön plana çıktı. Bu taraf Kürdistan halkının hiçbir şekilde diz çökmesine izin vermedi. Kürdistan’ın manevi değerlerine başka milletlerin karar vermesine tarih boyunca nasıl karşı çıkılmışsa, Kürdistan’ın maddi kaynakları üzerinde de söz sahibi olmasına izin vermemişlerdir. Kürdistan’ın gaz ve petrolü konusunda Bağdat’la yaşanan anlaşmazlıkların tek çözümünün ‘teslimat’ olduğunu iddia ediyorlardı. Ama bugün Mesrur ​​Barzani liderliğinde Kürdistan halkının iradesine karşı diz çökmek zorunda kaldılar.”

Adı açıklanmayan Haji, KYB’nin anlaşmayı Kürdistan kamuoyu önünde karalamaya çalıştığını, Bağdat’ta elde edilen zaferi taraflar arasındaki çekişmede kullanmak istediğini belirtti.

Barzani’nin Bağdat’tan “gururla” ayrıldığını belirten Hacı, “Masrur Barzani, Bağdat’ta Kürdistan halkının zaferini açık bir Kürt diliyle ilan etti. Aynı zamanda dün yanımızda olmayanların ortak olamayacağının da altını çizdi. bugünkü kazanım ve başarılarımızda.” dedi.

ABDİ’YE SALDIRI TEZİ BİR MEDYAYA DÖNÜŞTÜ KDP-KYB ARASINDA TAKILIYOR

Türkiye, 3 Nisan’da PKK’nın Süleymaniye ve bölgede artan faaliyetleri nedeniyle Süleymaniye Havalimanı’nı Temmuz ayına kadar tüm uçuşlara kapattığını duyurdu.

Bu kararın ardından 8 Nisan’da Suriye Demokratik Güçleri (QSD) Genel Komutanı Mazlum Abdi ve beraberindeki bir heyete yönelik olduğu belirtilen bir baskın düzenlendi. Süleymaniye Havalimanı’ndaki SİHA saldırısının Türkiye tarafından gerçekleştirildiği iddia edilirken, QSD hedefin Abdi olduğu iddiasını önce yalanladı, sonra doğruladı.

Bu olayın ardından KDP’den KYB ile ilgili açıklamalar geldi. KDP İKB Hükümet Sözcüsü Cotyat Adil, havalimanı saldırısının KYB’nin bölgedeki yanlış politikalarından kaynaklandığını ima etti. Adil, “Bu tehlikeli süreç, devlet kurumlarının işgal edilmesi ve yasa dışı faaliyetler için kullanılması sonucunda yaşanmıştır.”

KDP’nin bu açıklamasına KYB’den de yanıt geldi. KYB’den Kubat Talbani, “Kürt halkına da açıklıyoruz: Cotyar Adil, Kürdistan Bölgesi Hükümeti’nin sözcüsü değildir ve yalnızca hükümette bir partiyi temsil etmektedir.

Goran Hareketi’ne bağlı Hızlı MedyaKDP’nin Türkiye’yi eleştirmek ve tepki göstermek yerine KYB’yi suçladığını da belirtti.

Haberde, KDP kontenjanından Irak Dışişleri Bakanı Fuat Hüseyin’in “İran’ın Erbil Havalimanı’na yönelik saldırıyı şiddetle kınadığı, ancak Süleymaniye Havalimanı’na saldırdığında sessiz kaldığı” eleştirildi.

Havalimanına bir diğer üst düzey tepki de KYB’nin kurucusu İbrahim Ahmed’in kızı Şanaz İbrahim Ahmed’ten geldi.

Havalimanına yapılan saldırıyı “terör” olarak tanımlayan İbrahim, “Türkiye’nin başka ülkelerle sorunu olduğunda gelip Kürdistan bölgesini bombalıyor. Türkiye’nin kendi içinde sorunu varsa kendi çözsün” dedi.

KDP ile KYB arasında medya üzerinden yaşanan çekişmelere değinen İbrahim, “Tarafların ortak tavır sergilemesi ve medya üzerinden tartışmaya gerek olmaması” değerlendirmesinde bulundu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu